İstanbul’da gerçekleştirilen kapsamlı bir araştırma, kene türlerinin zarar verme potansiyelinin oldukça düşük olduğunu ortaya koydu. Ülkemizde kene vakaları, özellikle yaz aylarında sıkça gündeme gelmekteydi. Ancak, bilim insanlarının yürüttüğü bu yeni çalışma, şehirde bulunan kenelerin insan sağlığı açısından fazla bir riski taşımadığını gösteriyor. Bu durum, hem İstanbul sakinleri hem de şehirde bulunan turistik alanların ziyaretçileri için önemli bir rahatlama kaynağı olabilir.
Bu araştırma, İstanbul Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı tarafından gerçekleştirildi. Bilim insanları, kent genelinde 2019-2023 yılları arasında 100’ün üzerinde kene örneği topladı. Elde edilen örnekler üzerinde yapılan analizlerde, kenelerin taşıdığı patojenlerin varlığı incelendi. Yapılan testler sonucunda, kenelerin taşıdığı zararlı mikroorganizmaların oldukça sınırlı olduğu ve özellikle Lyme hastalığı ve benzeri hastalıkların riski bulunmadığı belirlendi.
Çalışmanın başındaki uzmanlar, İstanbul çevresinde tespit edilen kene türlerinin çoğunun, tamamen zararsız olduğunu ifade etti. Kene popülasyonlarının, iklim değişikliği ve çevresel faktörler gibi etmenlerden etkilenebileceği yanında, bu kenelerin çoğunlukla insanları ısırmalarının oldukça düşük ihtimal olduğu vurgulandı. Özellikle kentsel alanlarda tespit edilen kenelerin, ormanlık ve kırsal alanlarda bulunan akrabalarına nazaran çok daha az tehlike arz ettiği aktarıldı.
Keneler, halk arasında genellikle korku ve endişe kaynağı olarak görülmektedir. Bu durum, halk sağlığı açısından gereksiz panik yaratmakta ve insanları dikkatli olmaya itmektedir. Ancak yürütülen bu yeni çalışma, İstanbul’da yaşayanların ve buraya tatile gelenlerin kenelerle ilgili korkularını bir nebze olsun azaltabilir. Uzmanlar, şehirdeki kene örneklerinin sağlık açısından bir tehdit oluşturmadığını belirtirken, halk arasında oluşan yanlış bilgilendirmelerin de ortadan kalkmasını bekliyor.
Kene alerjisi veya ısırıklara yönelik genel bir dikkat ve temizlik anlayışının önemine vurgu yapılmasına rağmen, mevcut veriler ışığında İstanbullular'ın kene korkusu taşımalarına gerek olmadığı ifade ediliyor. Elde edilen bulgular sayesinde, özellikle doğa yürüyüşleri ve açık hava etkinlikleri yapan insanların kafasında bu noktadaki endişelerin minimalize edilmesi amaçlanıyor.
Ayrıca, bilim insanları, kene ısırıkları durumunda dikkat edilmesi gereken basit önlemler alarak, halkın sağlıklı bir yaşam devam ettirmesinin önünü açtığını aktardı. Temizlik ve kişisel bakım konularında bilgilendirici çalışmalara daha fazla önem verilmesi gerektiği vurgulanarak, insanların bilinçlendirilmesinin önemine de dikkat çekildi.
İstanbul’daki kene ile ilgili yapılan bu çalışma, sadece kene sağlığı açısından değil, aynı zamanda turizm açısından da önemli bir yere sahip. İstanbul, tarihsel ve kültürel zenginlikleri yanı sıra doğa ile iç içe olan alanlara da sahip bir şehir. Yaz döneminde artan turist trafiği, kene konusundaki belirsizlikler nedeniyle bazı misafirleri kaygılandırsa da, araştırma sonuçları bu durumun geçerliliğini kaybettiğini göstermektedir.
Sonuç olarak, İstanbul’da bulunan kenelerin sağlık açısından herhangi bir tehdit oluşturmadığı bilinci, şehirde yaşayan veya burayı ziyaret eden kişilerin alışkanlıklarını etkileyecek önemli bir bilgi olarak karşımıza çıkıyor. Uzmanlar, halk sağlığının korunması anlamında bilgilendirici çalışmalara daha fazla önem verilmesi gerektiğini vurgulamaya devam ediyor. İstanbul’da kene korkusunun yerini, bu zararsız canlıların doğanın bir parçası olduğu algısının alması dileğiyle, sağlıklı günler dileğiyle açıklamalarını sonlandırdılar.