Oylum Höyük, Kilis’in tarihi ve kültürel zenginliklerini bünyesinde barındıran önemli bir arkeolojik alan olarak dikkat çekiyor. Mahalli halk arasında uzun yıllardır merakla beklenen kazı çalışmalarının sürmesi, bölgeye olan ilgiyi bir kat daha artırıyor. Yaz mevsiminin sıcak günlerinde dahi arkeologlar ve uzmanlar, günümüzden binlerce yıl öncesine ait kalıntıları gün yüzüne çıkarmak için özveriyle çalışıyor. Oylum Höyük, coğrafi konumu ve tarihi geçmişi itibariyle, bölgede gerçekleştirmiş olduğu kazı faaliyetleri ile hem ulusal hem de uluslararası platformda önemli bir yer edinmiştir.
Bu yıl gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, bölgenin tarihi geçmişine ışık tutabilecek birçok eser ortaya çıkarıldı. Araştırmalar, Oylum Höyük'ün yaklaşık 10 bin yıl önce tarıma geçişin yapıldığı bir yer olduğunu gösteriyor. Kazı sürecinin başında, uzman ekip, höyükteki katmanları titizlikle inceleyerek farklı dönemlere ait yerleşim izlerini tespit etmeye odaklandılar. Özellikle Neolitik, Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı’na ait kalıntılar, arkeologlar tarafından büyük bir heyecanla karşılandı.
Bununla birlikte, yapılan çalışmalar sırasında bulunan çeşitli taş aletler, seramik kalıntıları ve mimari yapılar, eski medeniyetlerin yaşam tarzları hakkında önemli veriler sağlıyor. Her yıl, Oylum Höyük'te yürütülen kazılar, yalnızca bilimsel bilgi üretimi açısından değil, aynı zamanda bölge turizminin canlanması açısından da büyük bir potansiyele sahibidir. Geçtiğimiz yıllarda bölge üzerine yapılan araştırmalar, Kilis’in tarih it'sini revize ederek, Oylum Höyük’ü hizmet verme potansiyeli yüksek bir turizm merkezi konumuna getirmiştir.
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte yaşanan sıcak hava koşulları, kazı çalışmalarını zorlaştırmasına rağmen, arkeologlar çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Sıcaklıkların 40 dereceye kadar ulaştığı bu günlerde ekip üyeleri, çeşitli önlemler alarak hem kendilerini hem de buldukları eserleri koruma altına alıyor. Günde birkaç saatlik çalışma süresine rağmen, her gün yeni bir bulgu elde etmeyi başaran arkeologlar, geleneksel kazı tekniklerinin yanı sıra modern teknoloji sayesinde daha verimli bir ilerleme kaydediyor.
Kazı alanında meydana gelen gelişmeler, Oylum Höyük'ün sadece tarihi bir hazine olmadığını, aynı zamanda günümüzdeki insanlık tarihi ve toplumsal yapılar üzerine düşünmemizi sağlayan önemli bir referans noktası olduğunu da gözler önüne seriyor. Arkeologlar, bu yıl edinilen verilerin, mezar yapıları, ibadet alanları gibi dini ve sosyal yapılar üzerinde de büyük bilgiler sağlayacağını belirtiyor. Oylum Höyük'teki kazılar, tarih bilincimizi yeniden şekillendirmekle kalmayıp, aynı zamanda bölgedeki yerel halkın bu tarihi zenginliklerden faydalanmasını da sağlıyor.
Kilis'teki bu tarihi alan, yalnızca yerli değil, aynı zamanda yabancı turistlerin de dikkatini çekiyor. Her yıl yüzlerce ziyaretçi, Oylum Höyük’ü ve buradaki kazı çalışmalarını yerinde görme fırsatı buluyor. Arkeolojik buluntular, hem bilimsel yayınlara konu olmakta hem de buradaki değerli eserlerin korunmasına ve kamuoyuna tanıtılmasına katkıda bulunuyor. Geçmişin izlerini günümüze taşımak adına yapılan bu çalışmalar, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde olduğu gibi Oylum Höyük'te de kültürel mirası koruma çabalarını destekliyor.
Sonuç olarak, Kilis'teki Oylum Höyük'teki kazı çalışmaları, yaz sıcaklarına rağmen ara vermeden sürüyor. Gelecek yıllarda bu alanda yapılacak araştırmalar, hem akademik hem de sosyal anlamda büyük önem taşıyor. Oylum Höyük, geçmişle günümüz arasında köprü kurarak insanlık tarihinin derinliklerine inen bir yol sunmaya devam etmekte ve yeni nesillere miras bırakmak için değerli bulgular sağlamaktadır. Bu tarihi yansımaların daha fazla kişiye ulaşması, bölgenin tanıtımı ve kültürel bilincin artırılması açısından büyük bir fırsat sunuyor.